|
TC Devleti demokratik güçleri mükafatlandırmalıdır |
2009-08-22 08:24 |
Îbrahîm Malgir info@mediakurd.com |
|
Bellidir ki, sayın Ahmet Türk’ün başkanlığını yaptığı DTP ve onun öncesi olan kuruluşlar ve diğer sivil toplum örgütleri olan, örneğin sayın Akın Birdalın başkanlığını yaptığı İnsan Hakları Örgütü ve benzerileri, sivil-barışçıl-demokratik bir toplumun, yani, bu günkü toplumun oluşmasında önemli katkılarda bulunmuşlardır.
Ancak demokratik-sivil ve barışçı ortamın tam olarak yürüyebilmesi için ve ayırımcılığın ortadan kalkması için, gerekli anayasal değişikliklerin hayata geçirilmesi çabalarına da şimdiki hükümetin, yani, sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığını yaptığı, AKP hükümeti ve Cumhurbaşkanı sayın Abdullah Gül, bu konudaki istek ve çabalarını sürdürmektedirler.
Maalesef devletin bütün kuruluşları bu konudaki hassasiyetlerini şimdiye kadar aynı şekilde göstermiş değildirler. Devlet hala gerici ve tutucuların bir kullanım aracı olmaktan kendini kurtaramamıştır.
Devlete ve onun tüm kuruluşlarına demokratik diye bilmemiz için, onun her yönüyle kendini demokratik güçlere dayandırması gerekir ki, ona Demokratik-Devlet diyebilelim.
Eğer Türkiye’de değişim olmuştur diyebiliyorsak, bu bir mücadelenin eseridir ve bu mücadelede sadece kürt’ler değil, ama başta kürt’ler olmak üzere, türk’lerinde büyük katkısı olmuştur. Her iki halkların zaman zaman ortak seçim ve diğer ortak eylemlerin vasıtasıyla hedefe yaklaşmışlardır. Mücadele perspektifleri onları ortak hedefe yaklaştırdığı gibi, onları bu gün Meclis düzeyinde ve benzeri düzeylerde bir araya getirmektedir. Bu olumlu olduğu kadar kaçınılmazdır, aynı zamanda.
Bu nedenledir ki, devlet demokratik güçleri kutlamalı ve onları ödüllendirmelidir. Gerici ve tutucu çevrelere dayanmak, devleti gericileştirir ve tutuculaştırır. Ancak devlet demokratik güçlere dayanarak ve ayırımcılıktan kandini kurtararak, demokratik bir devlet haline gelebilir. |
|