|
Abdullah Öcalan’ın sümüğü kadar değeriniz yok mu? |
2009-12-13 11:32 |
Mewla Benavî, kerkuk-kurdistan.com benavime@hotmail.com |
|
DTP kapatıldı. Abdullah Öcalan kapatılacağını biliyordu ve onun için de son görüşme notlarında DTP’nin kapatılmasının önemli olmadığını söyledi. Siyaset yapmaları yasaklananlar Ergenekon’a karşı olanlardır. Bir Ergenekon operasyonudur, Ergenekoncular’ın önü açılmıştır.
Türk Anayasa Mahkemesi’nin siyaset yapmalarını yasakladığı kişilere bakılırsa, tümü olmazsa bile, çoğunluğu Ergenekon’cu olmayan kişlerdir. Bir kısmı Abdullah Öcalan çizgisine muhalefet etmiş kişilerdir.
Eski DTP Diyarbakır İl Başkanı Hilmi Aydoğdu (Hilmi Aydoğdu Kerkük’e yapılacak bir saldırının Diyarbekire yapılmış gibi kabul edileceğini söylemişti, Şubat 2005), Eski Batman Belediye Başkanı Hüseyin Kalkan, Eski Hakkari Belediye Başkanı Metin Tekçe, Sedat Yurtaş, Ahmet Türk ve hatta Aysel Tuğluk, son zamanlarda DTP’nin “açılım” ile ilgili tavrını elelştiren Orhan Miroğlu’nu ve başkalarını da bunlardan sayabiliriz.
Zaten listeye bakılırsa yasaklıların nerdeyse tümü DTP’nin eski yöneticileridir.
Abdullah Öcalan’ın burnu için olay yaratanlar, DTP’nin kapatılmasına karşı eylem yapacaklar mı? DTP için yapmaları çok mümkün görünmüyor. Göreceğiz.
Abdullah Öcalan ve örgütü Kürt ulusal harektinin siyasallşamasına karşıdır. Velevki kendi denetiminlerinde bile olsa siyasallaşmaya karşıdırlar. DTP’nin kapatılmaması, ister istemez bazı kişilerin, kitlelelrin nezdinde yer edinmesini sağlayacaktı. Abdullah Öcalan ve babası Ergenekon bunu kabul etmiyor.
Bu arada Türk medyası’nın, özellikle Taha Akyol ile Cüneyt Ülsever’in tutumuna değinmem gerekiyor.
Taha Akyol utanmadan Emine Ayna’nın yasaklılar listesine dahil edilmemesinin Kürtlere bir kıyak olduğunu söyledi. Hayasızlık olur ama bu kadarı da fazladır. Pardon fazla değil azdır. Çünkü “Mutlu Türk” Taha Akyol o vasıfları çoktan yitirmiştir.
Cüneyt Ülsever de aman DTP’li vekiller istifa etmesin diyordu. Bin dereden gerekçe bulup pis anyasa’nın pis heyetine gerekçe bulmaya çalışıyordu. Abdullah Öcalan’ı yardıma çağırıp gerekçe bulmaya çalışıyordu. Ne olursa olsun ama DTP’liler mecliste kalmalı diyordu.
Bilmem nerenin göçmeni Cüneyt Ülsever, Ahmet Türk toprağını köylülere dağıtsın diyor. Ahmet Türk’ün demokrat olmadığı’nın göstergesiymiş toprak sahibi olması.
Küfür etmemek için kendimi zor tutuyorum.
-Neden Rahmi Koç’un yasal olarak el koyduğu, çaldığı yüzmilyarlarca doları dağıtmasını talep etmiyorsun devşirme?
-Neden patronun Aydın Doğan’ın çaldığı para ve mal mülkünün dağıtılmasını istemiyorsun?
-Neden Sabancı, Koç ve diğer devşirme oğlu devşirme hırsız şirketlerin Harran’da çaldıkları yüzbinlerce dönümlük arzilerin dağıtılmasını savunmuyorsun?
-Neden babanız, Hırsız Başı, Süleyman Demirel ve sülalesinin çaldığı, elde bozdurdukları banka milyarlarını, Kürtler’den talan ettiği milyarları dağıtmasını istemiyorsun?
-Neden ananız, ilk ananız Zübeyde, o şimdilik beklesin, Tansu Çiller’in anasının ‘çikin’inden çıkardığı paraları dağıtmasını istemiyorsun?
-Neden daha düne kadar Sofya sokaklarında marlboru satan ve bilmem ne yapan, ama Türkiye’ye gelir gelmez banka sahibi, fabrika sahibi olan Cavit Çağlar’ın soyduğu ‘kendi’ bankalarından aldıkları para ve mal mülkün dağıtılmasını istemiyorsun? Listeyi daha da uzatabilirim, ama şimdilik kalsın.
DTP ve apocu çevreleri sevmediğimi belirtmeme gerek yok. Biliniyor. Ama beş paralık devşirmelerin apocu’ların aracılığı ile ve onların üzerinden Kürt’lere saldırmasını kabul etmek mümkün değil.
Eğer DTP Kürt ise, Türk anayasası ve babasına geri adım attırabilir
Türk devleti çökmüş bir devlettir. Abdullah Öcalan dışında hiçbir dayanağı yok. Kürtler isterse bu devlete her şeyi kabul ettirir. Anayasa Mahkemesine tükürüğünü yalatabilir. Ama Abdulllah Öcalan ve takımını tasfiye derek bunu yapabilir.
Bu devlet sahipsizdir. Alabilriz, almamız lazım ve alacağız.
Abdullah öcalan’ın sümüğü için yapılanın onda biri, Anayasa Mahkemesini yerle bir etmeye yeter. Ama bunu yapmayacaklar.
Ahmet Türk kusuruma bakmasın ama kameraların karşısına çıkması utanç vericidir. Hele hele “Grubumuz fiili olarak parlamentodan çekilmiştir, çalışmalara katılmayacaktır” demesi daha büyük bir utançtır.
İstifa edecektiniz. Gurubun çekilmesi istifa değil. Abdullah Öcalan ve şefleri istemediği için istifa etmiyorlar. Bunu gizlemek mümkün değil.
Neden sen konuşuyorsun Ahmet Türk?
Bırak kimlikçi Ayna konuşsun, o halletsin. Ya da Mehmet Öcalan, Fatma Öcalan konuşsun. Onlar halletsin. Onların partisidir onlar uğraşsın.
Senin günahların çoktur Ahmet Türk. Sen apocuları 1976-77’li yıllarda Qesra Qenco’ya getirdin. Akrabalarını onların hizmetine verdin. Apocuların, yani Türk devletinin Kürdistan’a apocu çeteleri ile yerleşmesine yardım ettin. Bunları unutmayacağız, ama bu noktadan sonra, çocuklarına, torunlarına utanç verici olmayan bir miras bırakmak istiyorsun, ne pahasına olursa olsun, apoculuğu apoculara bırakman gerekiyor.
Kalabalık kitlelerin nasıl meydanlara sürüldüğünü sen herkesten daha iyi bilirsin. Apocu-ergenekoncu’ların denetimindeki kitlelerin bir işe yaramadığını da bilirsin. Bak gurubunuz istifa edecekti, milyonlarca oy ve sokaklar dolusu kalabalık, 20 kişinin istifa etmesini bile sağlayamıyor. O zaman kalabalık bu hali ile neye yarar?
Abdullah Öcalan’ın sümüğü ile uğraşan bir kalabalık hiçbir şey yapamaz ve sen bunu biliyorsun Ahmet Türk.
Sadece Ahmet Türk değil, DTP içerisindeki Kürt’lerin bu yapıyı terk etmeleri gerekli. Apocuların, yani devletin denetimindeki bir yapı’nın Kürtler’e hiçbir faydası yok.
Hiçbir şey yapmanız da gerekmiyor. Ergenekon’un Abdullah Öcalan aracılığı ile sizi kullanmasına müsade etmeyin. Bu çok kolaydır. Bir müddet oturun, bir müddet düşünün. Türk devletini ve Abdullah Öcalan’ı muhatapsız bırakın her şey düzelir. |
|