Skip Navigation Links
Kurdî » Nivîsar : RO-ZA: MERHABA
 
RO-ZA: MERHABA
2013-08-09 22:40



M.Salih Demir

İlk yazı için sadece merhaba, mı denir, bilmiyorum ; Şükrü abi "merhaba!" de dedi. Yada ilk kendimi mi anlatmam gerekir, onu da bilmiyorum. Anlatacak bir özeliğim de yok ki, her insan gibi bir can taşıyorum Bu en belirgin özeliğim ve yeterli..! Ben yazıların dilinin insanların karekterlerini ortaya koyduğunu düşünüyorum. Zamanla birbirimizi okudukça, hiç de kendimizi anlatmaya gerek olmadığını anlayacaksınız,analayacağız.
*
Bir gün, büyüklerimizin bize verdiği nasihatları düşünüyordum. O kadar tekrarlamışlardılar ki istesen de unutamıyorsun. Annem her aklıma geldiğinde sözleri kulağımda çınlar. ""Oğlum namazını kıl, orucunu tut, dünya fani kimseye kalmamış. Önemli olan dünya hayatı değil sonsuz yaşam ahiret hayatıdır.. "" .Nurculukla geçirmiş olduğum günlere ara vermiş, baya serseri bir hayatım olmuştu. Evlenmiş çoluk çoçuğa karışmıştım. İyi bir eşim, iki de çocuğum olmuştu Artık anamın nasihatını dinleme zamanı da gelmişti. öyle direk namaz kılmak da yoktu, bu biraz basite kaçardı benim için. Şimdiye kadar taklidi olan imanımı tahkiki imana çevirecektim . Hani ben biraz okumuştum, cemaate birazda sorgulayandım ya ..! Önce cemaate ki bir kaç yaşadığımı anlatmak isterim.
Her hafta, ya da her yaz, kitap okuma programlarımız olurdu . Malum okunacak tek kitap Risaleyi Nur kitaplarıydı. Bir baskı, bir dayatma vardı bu ruhumu sıkıyordu .Ters giden bir şeyler his ediyordum Risale de okumam diyemezdim ki . Ama bir alternatif bulmuştum ve bunlar da buna yok diyeceklerini sanmıyordum.. Ben onlara Kur"an okuyacağım, dedim. Onlarsa hayır, Risale oku! diye dayatıyorlardı . Sonunda Kur"an okumama izin vermişlerdi. Kur"anı ilk elime alıp okuduğumda yine ruhuma ters bir şeyler his etmiştim. İlerledikçe sanki birileri birini kandırmak için siyaset yapmış, yazı yazmış gibi geliyordu bana. İçimden düşündükçe korkuyor heyecana kapılıyordum. Biraz daha devam ettiğimde güzel bir ayet görüyordum, iyiliğe güzelliğe dair, seviniyordum, mutlu oluyordum işte bu benim Allahım, diyordum. Sonra yine aynı şüphe..! Şeytanın yüzüne tükürüp gidip abdest alıyordum .Namaza durup secde de uzun uzun kalıyor, af diliyordum; Allahım beni af et, Allahım şeytana uydum, şeytan bana vesvese verdi, derdim . Af dilerdim çünkü dinden çıkmak Kur"an"ı reddetmek dünyada başına gelebilecek en kötü olaydı, ben öyle gördüm çevremde ve büyüklerim de. Baktım dinden çıkacam Kur"an"ı kapatım 15 sene boyunca hiç açmadım.On beş sene sonunda tekrar Kur"an"dan başlamalıydım, orada içimde kalan vesveseleri atmalıydım, tahkiki yani gerçek imanı yakalamalıydım. O zaman İslâm"ın ana kaynağı olan Kur"an"dan başlamalıydım, hemde anladığım bir dilde. Hep şunu düşünürdüm, yarın ahiret olursa Tanrı bana sormaz mı, ya benim yolladığım kitabı neden okumadın, diye? Düşün dünyada Ali"nin Mehmet"in kitabını okuyorsun ama Allahın kitabını okumuyorsun..! Kitabı aldım elime her gün okudum çözemediğim yerleri sordum, çoğu yeri aştım ama aşmadığım yerler çoktu .. Sonra diğer dinleri okudum. Yunanları, Sümerleri , İncil"i, Tevratı okudum Arif bir tanıdığımda vardı, güvendiğim onunla sık sık görüşür konuşurduk. Oda beni destekliyor, cesaret veriyordu .En azında onun beni kandırmayacağını bir menfaatı olmadığını biliyordum. Doğrusu çok da dolu ve birikimliydi. Hala görüşür fikirlerinden istifade ederim .Buradan ona sevgilerimi iletiyorum. Hiç unutmam bilgisayarın başındayım, artık bu dinlerin insan üretimi olduğunu anladım. Yerimde gözlerimde yaşlar aktı, hüngür hüngür ağlıyorum. Gelen müşteriler soruyor, ya neden ağlıyorsun? Diyorlar, ben cevap veremiyorum,durup durup ağlıyorum kendime hakim olamıyorum.
Onlara diyemedim, ya nasıl ağlamayayım bütün bir insanlık yalana teslim bütün bir insanlığın temeli yalanlar üstüne kurulu . Kendimi bir aldatılmış bir kirlenmiş bir kullanılmış hissettim ki anlatamam . Aman Allah"ım dedim bu nasıl olur !... ANLADIM Kİ DİĞER TARAFTA BİZE CENNET VAAD EDENLER, BURADA CENNETİMİZİ ÇALANLARDIR. BURADA DÜNYAMIZI CEHENNEME ÇEVİRENLERDİR.
Zamanla her şey bende yerini bulacaktı. Gözümün önünde tüm perdeler kalkmıştı. Artık sınır yoktu benim için .Madem ahiret yok, madem tekrar diriliş yok, o zaman şu kısacık hayatımızı iyiye ve faydaya kullanmalıyız .. İnsanlık için varlık için canlı için çalışmalıyız . Gitmeden burada bir iz bırakmalıyız . Ötekiler için dışlanmışlar için, hiçe sayılanlar için asimle edilenler için çalışmalıyız. Kendi mutluluğunu başkasının mutsuzluğundan bulanlara karşı direnmeliyiz. Korkulardan sıyrılmalıyız.En acı son ölümse zaten ölmeyecek miyiz ? Ölümden ötesi var mı ? Çok yaşayıp da bir hiç olacağıma,bir amaç için erken ölmeye değer bence. Sadece hakikatler için haykırmalıyız.
*
Gönlüm dünyada bayrakların ve sınırların kalkmasından yana, ama gelinen noktada herkes kendine sınır çizmişse her halkın sınır çizmesine yardımcı ve destek olmak lazım.
İNSAN TABULARIN ESARETİNDE KURTULDUĞUNDA ÖZÜNE DÖNER .
*
Sarılık hastası kızımı bir gün doktora götürdüm, acil taze kan istemiştiler. Kan ararken zorlanmıştım, neticede bulmuştum, duyarlı insanlar sayesinde. O günden bu yana bir hayvan için kan isteseler seve seve veririm
*
Şükrü Gülmüş abi ve Pervin Bilgin hanımın desteklerinden teşekkür ederim. Burada tavsiyelerine hemen uydum kabul ettim. Umarım faydalı olur, bu işi başarabilirim .. Şunu bilirim hiç bir kurum, örgüt kötü amaç üzerine birleşmez. Her birleşmenin temelinde iyilik vardır, güzellik vardır. Bunu da unutmamak lazım, dünyadaki tüm kötülükler iyilikler için yapılır . Körü körüne bir davaya bağlandığın da dünyanın merkezi olduğunu sandığın da kendini tek iyilik kaynağı görür sonrada bu iyilikler için senin gibi olmayan herkese kötülük yapmaya başlarsın.
Bu grubu çok fazla tanımıyorum, bilmiyorum bunu cahilliğime verin. Zamanla birbirimizi daha iyi anlarız, tanırız. Birbirimizi eleştiririr sözlü kavgalar ederiz. İnsan böyle kendine gelir hatalarını görür ve geliştirir, diye düşünüyorum. Ben daha çok dini sorgulamalar üzerinde yoğunlaşan biriyim .İnsanı varlığı anlamaya çalışan bu yönde yaşanmışlıklar, tecrübeler üzerine yazıları severim. Okuyucularım da olursa hep birlikte hem öğrenip hemde ağleneceğimizi düşünüyorum. Arada ağlatmayı da ağlamayı da severim . Bir kişiyi kazanırsam bu bana yeterli . Ben de amacıma ulaşmış olurum. Sonra bir kişi daha sonra belki bir kişi daha . Kim bilir belki bizden bizim yavrularımızdan biri bir gün çıkacak ve dünyayı değiştirecek bu olmayacak bir şey değil buna kesin inanmış biriyim..
Sevgilerimle ...
02.08.2013-İstanbul
msd_belkom@hotmail.com
M.Salih Demir