Skip Navigation Links
Kurdî » Nivîsar : RO-ZA: ORUCU NASIL SEVMİŞTİM ?
 
RO-ZA: ORUCU NASIL SEVMİŞTİM ?
2013-08-20 08:07

Hatırladığım kadarıyla ilk okula gidiyordum

Babamlar oruç tutardı.

hiç bir şey yemez içmezler ben bunu bir marifet olarak algılıyordum

Bana göre bu bir dayanıklık testiydi bende kendimi bu teste tabi tutmak isterdim

Pek izin vermezlerdi.

Gece kaldırın derdim isyan eder annemle kavga ederdim ama yine nafile.

Bazen kendim kalkardım annemle babamı sahur yaparken görürdüm.

Babam bir kase komposto içer, sonra bolca çay ve sigara üstüne sigara...

Annem çökelek peynir yerdi.
O zamana kadar evimizde zeytin görmemiştim daha.

BAZEN EVE HELVA VE PEKMEZ GİRERDİ ben bunları sadece oruç tutanların hak ettiğini düşünürdüm.. NORMAL zamanda hiç istemezdim.Bir yandan da bunları hak etmek isterdim..

kompostonun içinde kurumuş kaysı ve üzüm vardı bende babamı taklit eder komposto içerdim.

Şekerli tadı hoş geliyordu.

***

Sabah kalktığımda herkese hava atardım orucum diye.

Vanın kavurucu sıcaklığında öğleye doğru bu havam sönerdi.

Gizlice bolca su içer sonra ekmek leğeninde lavaşları yürütür içine bolca peynir koyar gizlice yerdim.

Yine renk vermezdim hala oruçluydum..

Tabi anneler yemiyordu ama hep yemiş gibi yapıyordu ,meselede kendi yaşıtımızdakilerine hava atmaktı.

Bunca aşırtığımız ekmeklerden sonra iftarada oruçluymuş gibi otururdum hiç bir şey olmamış gibi.

Bana oruçluymuşum gibi davranılmasını isterdim.

Oruçu tutana sevgi saygı hürmet vardı güzel yemekler vardı..

***

Bu tutum bende bir burukluk oluşturuyordu ruhumun üstünde kötü etki bırakıyordu

Hak etmediğim bir şeyi alıyordum sanki.

Bu durum ilerleyen zamanlarda beni dahada düzeltmeye sevk ediyordu.

Hiç unutmam okulda bir gün yine oruçlu numarası yapmışım herkes tabağını almış

Ezan okumayla başlayacağız orucu tamamlamanın gururuyla ama bende hiç bir aşk şevk heyecan olmamıştı .

Yaptığım sadece kendimi kandırmaktı

Oruç tutuğum zamanındaki sevinci de his etmeye değerdi.

Ruhumun üzerinde bir özgürlük bir rahatlamışlık his ederdim.

Yalan yok hile yok kandırma yok ...

Görevini yerine getirme sevinci ve mutluluğuyla..

***

Yaş ilerledikçe oruç baskısı artıyor yatlı okulda oruç tutmayanlarla arkadaşlar dalga geçiyordu.

Oruç tutmadan, tutuğumuzu anne babalarımız yutuyordu ama arkadaşlar yemiyordu.

üçkağıtçılığı kendilerinden biliyorlardı.

Birde 30 gün boyunca oruç tutmanın günahları sildiğini öğrenmiştim

o zaman aklıyla işte, sanki ne günahım varmış bir ay boyunca tutuğumu hatırlarım.

sonra din hocamız Namazsız oruç tutmanın,aynen aç bırakılmış ve bağlanmış bir eşeğe benzeterek önceden tutuğumuz tüm oruçları bize zehir etmişti.onca emek boşa gitmişti.

Yapılacak bir şey yok bir daha ki ramazana hem oruç tutulacak hemde namaz kılınacak.

Benimde küçükken söylediğim onca yalanlar ve gittiğim bostan hırsızlıkları ancak böyle silinecekti..

***

Sonra ilerledikce dindeki yükümlükler de artacaktı

Bir sonraki senede hem oruç hemde namaz kılacaktım ama biride çıkıp sadece ramazanda yapılan ibadetlerin boşa olduğunu anlatacaktı

anladım ki en iyisi günah ve yalan söylememenin daha doğru olduğunu

Yoksa bunların ibadetle silineceği yok.

***

35 yaşına yarım yamalak dini ibadetleri vecibeleri yerine getirdim yaşadım yaşatmaya çalıştım

Bir ara dine baya bir ara vermiştim yaşamım hayatım baya değişmişti

Evlendikten sonra Tekrar giriş yapmıştım dine

bu defa kuranla başlayıp detaylı gidecektim

Bu kısmı uzun sürecek kısacası dinin Allahla alaklı olmadığını anlamıştım

Bunu insanların faydalarına peygamberlerin üretiği sistem olduğunu anladım

***

Dinden çıktıktan sonra bir ara yine oruç tutum bu defa faydalı olduğundan diyet için yapmıştım.

Sonra diyet içinde başka şeyler yaptım hatta orucun bana faydadan çok zarar getirdiğini fark ettim.

Ve bir daha hiç oruç tutmadım ve çok mutlu vede huzurluyum

Her soframda huzurla yemek yiyorum.insan olduğum için ihtiyacım olduğu için hak ettiğimi düşünüyorum.

Önceki durumlarınsa sadece dayatma saplantı ve psikolojik olduğunu düşünüyorum.

msd_belkom@hotmail.com
M.Salih Demir