|
Jin & Jiyan: KOMŞULUK HUKUKU |
2013-07-25 22:53 |
|
|
Kürdçe bir söz var. "Zewaca bêdil" yani "Gönülsüz evlilik olarak Türkçe"ye çevrilebilir. Biz Kürdler, Ortaasya"dan Türklerle zorla, istemiye istemiye evlendirildik.Rivayete göre; biraz ironi, biraz da tarihi karikatürize ettiğimde şu manzarayı görüyorum. "Ak tolgalı, at sırtında, gürzü, kılıcı ve kalkanıyla Kürdistan kapılarına dayanan Yavuz Sultan Selim hazretleri; şööyle bir etrafına bakındı: "Cenguz evladım bura nire? Kürdistan devletlüm. Çağır bana krallarını" dedi. Kralı olmayan bir ülkeydi Kürdistan İdris-i Bidlis"i huzura çıktı. "Emreyle Sultanım... Sen necusun? "Mir"im Sultanım.. Olmaz Kralınız gelsin... "Kralımız yok. Sen hem kral hem Sultan"ımız ol, aha Kürdistan ülkemizin anahtarları hediyemizdir" dedi İdris Mir. Eğer bu rivayet doğruysa, Kürdler köleliği ve gönüllü evliliği peşinen kabul etmişler, demektir. Bu gönüllü ülke sunumuna, bu gönüllü evliliğe, süreç içinde bir dizi itiraz ve başkaldırı oldu. Osmanlılar zamanında Şêx Ubeydullah Nehri İsyanı en önemli başkaldırıdır. Ubeydullah, hem İran hem Osmanlıya bağımsızlık dayattı. Ülkesi Kürdstan"da hükümran ve Sultan olmak istedi. Lakin güç getiremedi. Yenildi ama baş eğmedi. Osmanlının yıkılışı ve genç TC’nin doğuşuyla beraber; yani 1919 Samsun"dan yola çıkan Mustafa Kemal Hareketi"ne karşı aynı tarihlerde 1919 Koçgiri Beyleri İsyan etti. Bu isyan hareketleri ta 1938 Dersim isyanına kadar devam etti. Bu isyancı geleneğin bir kanadında yer alan dedem Şêx Abdurrahim, abisi Şêx Said"in refikleriyle asılmasından sonra, mücadelesini sürdürdü. Eğer Bismil Mirkulan"da katledilmemiş olsaydı: Bisimil"den, Silvan"a, Silvan"dan Sason"a ordan da Dersim"e ulaşacaktı. Biz bu saatten sonra; Türklerle ayrılma ve yeniden bir ortak hukuk temelinde buluşmalıyız. Oda artık KOMŞULUK HUKUKUDUR... Biz Türklerle ne ırkî, ne dinî kardeşiz. Eğer tarih divanında bir hak-hukuk gündeme gelecek olursa; miladımız 1071 Malazgirt"tir. Lakin biz artık tarihin tüm olumsuzluklarını, haksızlıklarını giderecek bir adelet divanının olacağına ve kurulacağına pek inanmıyoruz ve buna artık gerek de yok. Ancak Türkler şunu bilmelidir. BİR MİLADIMIZ SİZİNLE OLACAKSA: 1071"dir... İlk evvelinde Komünist, Sosyalist, Devrimci, Demokratlar, beri gelmeli ve herkes en azından bir Oya Baydar söylemi ortaya koyabilmelidir. Her halkın kendi ana toprakları üzerinde bağımsız ve özgür yaşam hakkı vardır. Bu anlamıyla, Oya Hanımın şu söylemi harika bir ifade: ‘’Hayat, tarih ve halklar iyi öğretmendir, öğreniyoruz. Madem ki üç tarafımız deniz, üç tarafımız Kürtler; ikisine de kıymadan kucak kucağa yaşayabilmeliyiz’’. (http://www.ilkehaber.com/yazi/kurdistan-kurtlerindir-8059.htm) Özet olarak: Türkler ve Kürdler esaslı bir ayrışmayı yaşamalılar. Tüm gönülsüz evlilikler yıkılmalı, komşuluk ve dostluk hukuku geçerli olmalıdır. Kürdlerin kendi içlerindeki barışı olunca, haliyle komşularıyla da olacaktır. Ama bazen iyi bir komşu, yanıbaşımızdaki, bir kardeşten daha iyi bizi anlayabiliyor. Bu anlamıyla bazı Türk komşularımızın Beşikçi Hocamızın noktasına gelmeleri sevindiricidir. Yetmez! ama bu da bir gelişimdir. Çünkü Doğu Kürdistanlı Lider A. Qassemlo’nun: "BİN DOST AZ, BİR DÜŞMAN FAZLADIR" sözü bugünün şiarı olmalıdır. Hoşça ve dostça kalın. Pervin Bilgin 24 Temmuz. 2013 |
|