|
BAŞKAN BARZANİ'NİN AMED ZİYARETİ VE BİLEŞENLERİ |
2013-11-26 09:21 |
|
|
Güney Kürdistan Federe Devlet Başkanı Sayın Mesud Barzani"nin Amed ziyareti, gerek Türk kamuoyunda gerekse Kürt kamuoyunda yoğun tartışmaları beraberinde getirdi.
Ziyaretin şekli,yeri,zamanı ve tarafları yoğun tartışmaların yaşanmasında
etkili oldu.
Türk ve Kürt medyasında manşetler davete ayrılırken, gündemin tek konusu Amed ziyaretiydi.
Kürt ve Türk kamuoyunda özellikle Kemalist/Ulusalcı/Statükocu kesim ile PKK/BDP kesiminin söylemleri vitrinde farklılık oluşturmakla birlikte anlam bakımından benzer kodları barındırıyordu.(tamamlayıcı farklılaşma hali)
Yukarıda belirttiğim kesimler bol kepçe ihanet senaryoları dağıtıyor, tarihi ziyareti Hükümetin basit bir seçim propagandası olarak görüyorlar, Sayın Mesud Barzani"yi buna alet olmak gibi iftiralar ile karalamaya çalışıyorlardı.
Siyasi ahlaktan uzak söylemler, hakaretler yurtseverlik göstergesi olarak ekranlarda ve sayfalarda yerini alıyordu.
Beyaz Türkler açısından Türkiye Cumhuriyeti Başbakanının daveti resmi paradigmanın aşınmasına yol açacaktı.
PKK/BDP çizgisinden paralel olarak aynı sloganları duyar olmuştuk. Ziyaret Kürt halkının menfaatine görülmezken, ortalıkta Sayın Mesud Barzani"nin şahsına ağır suçlamalar ve iftiralar savruluyordu.
PKK ve Kemalist kesimin gerek Güney Kürdistan"daki yapıyı gerekse Sayın Mesud Barzani"nin pozisyonunu kabullenemediklerine şahit oluyorduk.
Sayın Barzani"nin Kürt halkının bugünü ve yarını için bir eşik olarak görülebilecek icabetini şahsına yapılan hakaretler ile karartmaya çalışan ifadeler kitle iletişim araçları ile Kürt kamuoyuna sunuluyordu.
PKK/BDP tarafından gelen siyasi vizyondan yoksun analizler ile birlikte gerek geleneksel medyada gerekse sosyal medyada iftira yoğun propaganda yayılıyordu.
Kürt halkını yüzeysel, vizyondan yoksun söylemler içine hapsetme gayretleri ardı sıra devam ediyordu.
PKK/BDP tarafından sunulan metinlerin, söylemlerin analizi yapıldığında karşımıza vizyonsuluğun göstergeleri olarak şu kavramlar çıkıyordu:
,
-yönsüzlük,güvensizlik,yalnızlık,toplumsal depresyon...
Evet BDP metinlerinden ve söylemlerinden çıkarılacak sonuç Kürt halkında bir yönsüzlük hissi ile yalnızlık yaratmak dolayısıyla güven sorunu yaşayan bir toplumun depresif bir hale sürüklenmesi...
Toplumsal Depresyon hali içerisinde, sunulan metinlere,içeriklere,söylemlere, politikalara sonsuz sadakatle bağlı kitleler yaratmak.(Son dönemde dezenformasyon yoğun içeriklerle Kürt gençliğinin sosyal medya üzerinden manipüle edilmesi iddiamızı destekler niteliktedir.)
Ancak tüm bu olumsuzluklara rağmen Güney Kürdistan Federe Devlet Başkanı Sayın Mesud Barzani, Kuzey Kürdistan"da konvoylarla, Kürdistan bayrakları ve sevinçle karşılandı.
Habur"dan Amed" e kadar Başkan Barzani" yi karşılayanların gururlu sevinçlerine şahit oluyorduk. Kuzey Kürdistan, Amed"de alanlarda ve caddelerinde bayraklarla Başkan Barzani"yi selamladı.
Yalnızca Amed" de değildi bu sevinç, tüm Kuzey Kurdistan bu sevinci paylaşıyordu.
Tüm hakaretlere ve iftiralara rağmen dimdik duran ve eğilip bükülmeyen, bir devlet lideri kimliği ile Sayın Mesud Barzani tüm Kürdistan"ı selamlıyordu.
Ziyarete icabeti ile 85 senelik resmi Türk söylemini tersyüz ediyor; Güney Kürdistan"daki kazanımları ile Türkiye Cumhuriyeti Başbakanına Kürdistan realitesinin kabulüne kanıt o sözleri söyletiyordu.
Güney Kürdistan Federe Devlet Başkanı Sayın Mesud Barzani Amed"deki duruşu ile Kürt halkının ulusal çıkarlar lehine hareket edebilen bir liderlik ile temsiliyet sorunu yaşamayacağını gösteriyordu.
Amed"den tüm Kürdistan"ı selamlaması, işgalci devletlere açık bir mesaj niteliğindeydi.
Bütünleşik bir Kürdistan için aslolan özgürlüğün eşik noktasıdır Amed ziyareti. Artık içerisi ve dışarısı yoktur.
"Kürdistan tek parçadır ve birdir"
Hewler, Amed, Mahabad, Qamışlo... Hepsi birdir ve içerisidir..
Ve tabi ki "ulus devlet bitmiştir" söylemleri ile devletleşmeyi ilkel siyasi yönelim olarak görenlere de bir uyarı niteliğindeydi ziyaret.
Güney Kürdistan Federe Devleti"ndeki ulusal kazanımın aktörü olarak Sayın Mesud Barzani ile devletleşme isteminin ilkellik olduğunu görenlerin aynı terazide tartılamayacağı gerçeği Amed ziyareti ile görünür hale geliyordu.
Bir ağ gibi örülmüş, iç içe geçmiş ilişkilerin ortasında nefessiz kalan Kürt halkına nefes oluyordu, umut veriyordu.
PKK/BDP çizgisinin bütünü temsil etmekten uzak, mafya tarzı tehditler savuran söylemleri sonucu intiharın kıyısına gelmiş Kürt halkına öz değerlerini hatırlatıyordu.
İntiharın kıyısındaki Kürt halkına kurtuluşun reçetesini sunuyordu."Kürdistan"
Uluslararası politik dengelerin bölgesel havzalar üzerinden durmadan şekillendiği günümüzde mevcut durumu Kürt halkının lehine kullanabilen vizyoner bir lider olarak Sayın Mesud Barzani gerçeğini görüyorduk.
Kürt halkı denge oluşturmada aktif rol alabiliyorken, geliştirdikleri proaktif politikalar ile mevcudiyetini katı rejimlerin işgalci zihniyetlerine kabul ettiriyor.
Kendi değerleri ile bağını koparmayan ancak değişen dünya şartlarını iyi okuyabilen bir Kürt politikasının bölgesel düzeyde ağırlığını hissettirdiği gerçeği Amed ziyareti ile görünür hale geliyor.
Sayın Mesud Barzani ve Güney Kürdistan Federe Devletinin pozisyonunu değiştirmeme noktasında ısrarı sürünce Türkiye pozisyon değiştirme kararı alıyordu.Güney Kürdistan Federe Devleti-Türkiye yakınlaşmasında Güney Kürdistan pozisyon değiştirdiği için değil, Türkiye yönetimi pozisyon değiştirmek zorunda kaldığı için bir yakınlaşma oldu.
SON NOT: Özellikle değinmeden geçersem söylemlerimin eksik kalacağını düşündüğüm bir noktayı da belirtme zorunluluğunu hissediyorum.
CHP temsilcileri "Kürdistan diye bir ülke var mıdır?" gibi sorular ile meşruiyetini uluslararası sistemde ve bölgesel düzlemde sağlamış "Kürdistan" ı red ve inkar pozisyonundan ödün vermediklerini ifade ederlerken Sırrı Süreyya Önder"in aynı günlerde "CHP ile şartlarda anlaştığımız takdirde ittifak yapabiliriz" ifadelerini kullanması kimlerin hangi çizgide ortak bir politika belirlediği konusunda ipuçları vermesi açısından önemlidir.
Kürt halkının dolayısıyla Sayın Mesud Barzani"nin özgürleşme ve bölgede bir düzen oluşturma çabaları önünde en büyük engel olarak düzen bozucu ve provokatif rolü ile PKK/PYD durmaktadır.
Kürt Demokratlar Hareketi
Sözcüsü- Ahmet ACAR
Kuzey Kürdistan |
|